sağlik etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
sağlik etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

20 Şubat 2020 Perşembe

Biyosötik Teknoloji transferi-Mas İlaç Yatırım A.Ş.-Zada Pharmaceuticals-Yılmaz Parlar


 
İlaç Mucitlerinden Harikalar
Bilgi ihraç ediyoruz.
İnsanlık sizi unutmayacak-Ülke sizden gurur duyacak
Biyosötik Teknoloji transferiyle, akademik çalışmalarını toplum için insanlık için en faydalı ürünlere dönüştüren hizmetiniz ve geliştirme önceliği verdiginiz dünyada en çok sayıdaki kanser ve şeker hastalığı alanlar üzerine olması hasta ve yakınlarını sevindireceği gibi parlak fikirleriniz ülke ekonomik kalkınmasına katkı sağlıyacakdır.




Spektral Holding iştirakı olan Mas İlaç Yatırım A.Ş. ve Balkanların Ar-Ge hususunda en önde gelen firmalarından Zada Pharmaceuticals arasında bir manti-karsinojenik, iki-antidiyabetik, bir antiviral, bir anti-enflamatuar ve bir pro-somatropik formulasyon içeren patent portfolyosunun lisans sözleşmeleri imzalandı.


Mucitleri Erdal Can Alkoçlar ve Metehan Yeşil in olduğu, Mas İlaç Yatırım A.Ş. 130 ilaç patentinin inhisari lisans haklarına sahip. Zada Pharmaceuticals ile geliştirme önceliği verdiği alanlar kanser ve şeker hastalığı üzerine olduğunu belirten firma yetkilileri ilk faz ilaçların raflarda yerini bulmasından sonra hedeflenen alan akut viral ve bakteriyel enfeksiyonlar olarak belirlendiğini söylediler.


Spektral Holding Yönetim kurul başkanı ve CEO’su Göksel Gürsoy ile ofislerinde konu ile bilgi aldık.


İki Müslüman ülke arasındaki ilk biyosötik teknoloji transferi olan bu lisans devirleri sayesinde 6 patentin koruduğu 32 bileşenden elde edilecek 24 ilaç ruhsatı 2 ay içinde onaylanıp ürünlerin ilk 10 tanesinin 3 ay içinde önce Bosna da sonra Benelüks ülkeleri ve Batı Avrupa genelinde piyasaya sürülecektir.


Şubat 2020 İstanbul Ticaret Odası Meclis Toplantısında, Çin’de çıkan virüs nedeniyle ekonomiye olumsuz etkilerinin konuşulması üzerine İTO İlaç ve Tıbı cihazlar Komite 8’den Veysi Cengiz Balçık, Türkiye’ye maske satan Çin firmaların, Türkiye’den maske alımından söz etdi. Çin’in agresif rekabetinden dolayı kapanan fabrikalarımız özellikle ilaç sektöründe olan firmaların zarar etselerde, Devlet himayesinde varlığını sürdürmelerini ve kötü günlerde ürünlere ihtiyaç olduğunu söylemesi ve kendi kendine yetinen ilaç ihtiyacında dış ülkelere mecbur olmıyan her türlü ilacın yerli olarak üretilmesi arzu edildiğinde, 130 ilaç patentinin inhisari lisans haklarına sahip Spektral Holding iştiraklarından Mas İlaç Yatırım A.Ş.’ye takdir ikiye katlanıyor.


Spektral Holding Yönetim Kurul Başkanı Erdal Can Alkoçlar ve CEO’su Göksel Gürsoy, Özellikle Müslüman ülkelerin ilaç teknolojisi ve biyosötik Ar-Ge konusunda bağımsızlıgı için tam kapasite çalıştıklarını,Türkiye nin bu konuda gerek beyin potansiyeli gerekse kollektif organizasyon kabiliyeti bakımından rahatlıkla doğal liderliğini üstlenecek bir ülke olduguna inandıklarını ve cok kısa sürede benzeri Ar-Ge işbirlikleriyle bu güzel başlangıcı taçlandırmak istediklerini belirttiler.


Mucit Spektral Holding Yönetim kurul başkanı Erdal Can Alkoçlar’a kanser oluşumu hakkında nedenleri sorduğumuzda;  Alkoçlar “Kansere, genlerde biriken hasar neden olur.  Bu gibi değişiklikler, genetik meyile bağlı olarak veya kansere neden olan bir maddeye maruz kalma nedeniyle olabilir. Kansere neden olan maddelere kanserojen denir.  Bir kanserojen, tütün dumanındaki belirli moleküller gibi kimyasal bir madde olabilir.  Kanserin nedeni çevresel ajanlar, viral veya genetik faktörler olabilir. Bununla birlikte, kanser vakalarının çoğunda hastalığı tek bir nedene bağlayamayacağımıza dikkat etmeliyiz. Kanser risk faktörleri kabaca; yaş, cinsiyet, kalıtsal genetik bozukluklar ve cilt tipi gibi biyolojik veya endojen faktörler çevresel olarak, örneğin radon ve UV radyasyonuna ve ince partiküllü maddelere maruz kalma birçok kimyasal, radyoaktif madde ve asbest gibi kanserojenler dahil olmak üzere mesleki risk faktörleri yaşam tarzıyla ilgili faktörler sıralanabilir. Kansere neden olan yaşam tarzıyla ilgili faktörler şunlardır: Sigara, alkol, Güneş ışığında UV radyasyonu nitritler ve mangalda üretilen gıdalarla üretilen poli aromatik hidrokarbonlar gibi gıda ile ilgili bazı faktörler.” Şeklinde özetledi.


Yaşam ortamları sorumuz üzerine; Alkoçlar, biraz daha teknik bilgiler verdi. “Asbest lifleri, katran ve zift polinükleer hidrokarbonlar örneğin, benzopiren Bazı metal bileşikleri Bazı plastik kimyasallar örneğin Vinil klorür Bakteriler ve virüsler kansere neden olabilir:, Helicobacter pylori gastrit yapan H. pylori HBV, HCV hepatite neden olan hepatit virüsleri HPV insan papilloma virüsü, değişikliğe neden olan papilloma virüsü, örnek Servikal hücreler EBV Epstein-Barr virüsü, boğaz lenfoidinin iltihabına neden olan herpes virüsü. Radyasyon kansere neden olabilir: iyonlaştırıcı radyasyon (örneğin, X-ışını radyasyonu, toprak radonu iyonize olmayan radyasyon, güneşin ultraviyole radyasyonu. Bazı ilaçlar kanser riskini artırabilir: Bazı antineoplastik ajanlar, bazı hormonlar bağışıklık yetmezliğine neden olan ilaçlar. Meme kanserinin yüzde 5-10'unda genetik yatkınlık, hastalığın ortaya çıkmasında önemli rol oynamaktadır. Özüne bakıldığında tüm kanserlerin oluş sebeplerinden bağımsız olarak vucut tarafından baskılanamama nedenleridir.


Vucut tarafından baskılanamama nedenlerini soruyoruz; “Üç başlık altında toplanabilir; Pro-apoptopik enzim ekspresyon defektleri; İmmün sistem işlev ve ekspresyon defektleri ve insulin direncinin tetikledigi kronik hiperinsulinemi” Çok detaylı teknik bilgileri verdi. Ancak sektör içinde ve konuyla ilgili olanların anlıyabileceği çok teknik bilgileri içerdiğinden yazmak istemedik.


İlacın basitce özelliği; Metabolik ve parakrinal kanser tetikleyici unsurlarla eşzamanlı mücadele edici nitelikte formule edilmiş formulasyonu, hem konvansiyonel kemoterapinin anti-karsinojenik etkisine katkıda bulunmakta hem de kemoterapinin saç dökülmesi iştah ve kilo kaybı kronik agrılar ve nöropati gibi olumsuz yan etkilerini minimize etme amacı taşıdığı bilgisini aldık.


Masa üzrinde bulunan Kıbrıs ve Türk bayrak flaması dikkatimizi çekdi. Kıbrıs’a da yatırım yapacaklarını söyledi.


yilmazparlar@yahoo.com

4 Nisan 2019 Perşembe

Türk Kanser Derneği -erken teşhis ve tanı-Yılmaz Parlar


 

Kanser Dernekleri Elele Çalışmalı


Dünya Kanser Haftası nedeniyle Farkındalık yaratmak ve erken tanının önemine dikkat çekmek kapsamında yapılan toplantıda Türk Kanser Derneği Başkanı Burak Duruman “Kanser Dernekleri Elele Çalışmalı” dedi




Dünya Sağlık Örgütün “Kanserde Erken Teşhis Rehberi” raporunda bildirilen “Kanserden ölümlerin ana nedeni teşhiste yaşanan gecikme” göz önünde tutulduğunda; “Her sekiz kadından birinin meme kanseri” olduğu erkeklerin prostat kanseri vakaların artdığı günümüzde, erken teşhis ve tanı sayesinde meme kanseri olma riskinin yüzde 10 oranında gerilediğini, yüzde 100 tedavisi olan meme kanserinde erken teşhis çok önemli ama bunun için farkındalık yaratmak olduğunu her platformda dile getiren Türk Kanser Derneği 1-7 nisan Kanser haftası kapsamında 02 Nisan 2019 Salı günü Yeniköy Sait Halim Paşa yalısında erken tanının önemine dikkat çekmek adına farkındalık toplantısı düzenledi.





Toplantıya Türk Kanser Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Burak Duruman, Başkan yardımcısı Asuman Dayı, Türk Kanser  Derneği Başkan Yardımcısı - Genel Cerrah Op. Dr. Murat Atay, Gayrettepe Florence Nightingale Hastanesi Medikal Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Yeşim Eralp, Florence Nightingale Hastanesi Radyoloji Uzmanı Prof. Dr. M. Refik Killi, Medikal Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. İbrahim Tek, Radyasyon Onkolojisi Uzmanı Prof. Dr. Füsun Tokatlı, Türk Kanser Derneği üyeleri, Kanser tedavisi gören iyileşen, tedavi görmekde olan hastalar, sanat ve cemiyet hayatının seçkin isimleri katıldılar.




Türk Kanser Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Burak Duruman, Kadınların kansere karşı mücadelesine dikkat çekecek, farkındalık yaratacak, Tarama, tanı ve tedavi süreçlerine destek sunacak projeleri hakkında bilgiler verdi.


Yılda 165 bin kişiye yeni kanser teşhisi konuluyor. Bu artarak devam edecek. O nedenle kanserden korkmayın geç kalmaktan korkun dedi Kadınların taramalarını düzenli olarak yaptırmaları gerektiğini bildirdi. Duruman ayrıca dernekte erken tanı, tedavi, tedavi takip programları, psikolojik destek, hasta hakları, onkoloji koçluğu gibi birçok hizmeti ücretsiz olarak verdiklerini açıkladı.





Kansere yakalanabiliriz ama birçok kanser türünde erken tanıyla beraber kurtulma oranlarımız çok yüksek. Meme kanserinde erken tanı yüzde yüze yakın oranda hayat kurtarıyor. Derneğimiz şu ana kadar 3 milyona yakın insana dokunmuş. Kamu statüsünde olduğumuzdan her yerde halkımıza yardımcı olmaya çalışıyoruz. Bedenimizden daha değerli hiçbir şeyimiz yok. Her şey bekler ama sağlığımız asla diyoruz. Korkmamalı ve taramalarımızı muhakkak yaptırmalıyız" şeklinde vurgu yaptı.


Erkek, kadın, çocuk hiçbir kısıtlaması yok. Kanser vakaları özellikle genç yaşlara inmeye başladı. Kanserlerin yüzde 35-40'ı gençler arasında görülüyor. Özellikle testis kanseri vakaları çok arttı. Kapımız bu vakalarla çalınıyor. Gençlerimizin özellikle cep telefonlarını çok fazla üzerlerinde taşımamaları ve mümkün olduğunca uzak durmaları lazım. Vatandaşlara, Türk Kanser Derneği'nin internet sitesinde yer alan risk değerlendirme formunu doldurmalarını öneriyorum" dedi.




Gayrettepe Florence Nightingale Hastanesi Medikal Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Yeşim Eralp: Safra yolları, karaciğer kanseri, rahim kanseri ve ciddi bir cilt hastalığı melanom kanserlerin bilgisini vererek, bunları bilmek, dolayısıyla bireye özgü tarama programlarını yapmak, kanserde erken tanıda daha başarılı olmamızı sağlayacak önce farkındalık olduğunu söyledi


Medicana İnternational İstanbul Hastanesi Radyasyon Onkolojisi Uzmanı Prof. Dr. Füsun Tokatlı, "Kemoterapi, immünoterapi, cerrahi yaklaşımların dışında radyoterapideki yenilikler çağ atlamış durumda. Özellikle hedefe yönelik tedavi, tümörü tam hedeften vuran tedavi cihazlarımızla biz hem yüksek doza çıkabiliyoruz hem de etrafındaki normal dokularımızı maksimum koruyabiliyoruz. Radyoterapi cihazlarının en önemli özelliği tedavileri çok kısa sürelere indirmiş olmasıdır. Yani hasta, tedavi sırasında 2-3 dakika yatıyor.  Bu neticede tümörü daha iyi takip edip tümör yer değiştirmeden onu daha iyi vurabiliyoruz. Aynı zamanda görüntülemedeki yenilikler de bize bu konuda çok yardımcı oluyor" bilgileri verdi


Medicana International Ankara Hastanesi Medikal Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. İbrahim Tek ise kanserin eskiden kalp hastalıklarından sonra en sık görülen hastalık olduğunu fakat artık Amerika’da en çok görülen birinci hastalık ve dünyanın en ciddi sağlık sorunlarından biri olduğunu belirtti. Kanserin türü ve sıklığının toplumdan topluma değiştiğini ifade eden Tek, "Dünyada her yıl 14 milyon insan kanser oluyor. 8 milyonu da kanserden ölüyor. Ülkemizdeki kanser sıklığı arada bir yerde. Yani Avrupa'dan az ama doğudan fazla. Kanserin yüzde 10'u gibi az bir oranı genetik etkenlere bağlı. Ülkemizde kanser sıklığı erkeklerde biraz daha fazla" dedi

 Medicana Sağlık Grubu Kurumsal İletişim Direktörü Kurtuluş Okutan, kanser tedavisi gören hastaların yakınlarının, tedavi sürecinde çok önemli bir rol üstlendiği, hastaların fiziksel bakımından psikolojik gereksinimlerine, ilaçlarının takibinden beslenmesine kadar hemen tüm ihtiyaçlarının karşılanmasında en büyük desteği sağladıklarını söyledi

Kanserden ölümlerin ana nedeni teşhiste yaşanan gecikme bilgisine yer verilen Dünya sağlık örgütü raporunda, kanserde erken teşhiste, toplum bilincinin artırılması, kanser tedavisi için sağlık çalışanlarına ve sağlık merkezlerine yatırım yapılması ile kanser hastalarının güvenli ve etkili tedaviden yararlanmasının önemi vurgulanmaktadır. Akciğer kanserinden sonra, dünyada görülme sıklığı en yüksek olan meme hücrelerinde başlayan kanser türü Meme kanseri bilgilendirme toplantılarının ne kadar önemli olduğu ortaya çıkmaktadır.


Toplantı sonrası Telekurye Dağıtım ve kurye hizmetleri A.Ş. ortakları Asuman Dayı ve Cazibe Dayı ile yaptığımız söyleşide yoğun işleri olmasına rağmen bireysel sorumluluk duyarak böylesine topluma hizmet veren Derneğe severek zaman ayırarak her türlü çalışmalara katıldıklarını takdirle karşıladık. Ayrıca Kanser hastalığını yenen Kazananlar Kulübü üyeleriyle söyleşi gerçekleştirdik. Türk Kanser Derneği sayeside tadavi olduklarını vefa borcu olarak dernekde aktif rol aldıklarını öğrendik. Kendilerinin mutluluk gülümseyen yüzleriyle görüntüledik.


 yilmazparlar@yahoo.com

6 Haziran 2018 Çarşamba

Babalara, burundan doğal nefes almanın keyfi-Yılmaz parlar


 
Babalara, burundan doğal nefes almanın keyfi

Babanız, burundan doğal nefes almanın keyfini çıkartsın

Babalar günü için geri sayım başladı. Çocukları için tüm zorluklara göğüs gererek, hiçbir fedakarlıktan kaçınmayan babalarımıza iyi bakalım. Babalarımız, güvenli ve rahat bir ameliyat olan Deviasyon ameliyatı ile dilerlerse aynı gün hastaneden taburcu olup, ertesi gün işlerinin başına dönebilirler. Birkaç gün içinde, burundan doğal nefes almanın keyfini çıkartabilirler.

Toplumda burun kemiği eğriliği olarak bilinen Deviasyon (burun içi kıkırdak veya kemik eğriliği) ameliyatları hakkında bilgi veren Kulak Burun Boğaz ve Baş Boyun Cerrahisi Uzmanı Doç.Dr. Seçkin Ulusoy, şunları söyledi:
“Deviasyon, toplumda burundaki kemik eğriliği olarak bilinen rahatsızlık. Burun içerisinde, her iki burun deliklerinden başlayıp geniz arkasına kadar uzanan, adeta burun ortasını ikiye ayıran kıkırdak ve kemik karışımı dokuya “Septum” diyoruz. Burun septumunun eğriliklerine de “Deviasyon” adı verilir. Deviasyon ameliyatları, oldukça kısa süreli, güvenli ve rahat bir ameliyat olup, babalarımız dilerlerse aynı gün hastaneden taburcu olup, ertesi gün işlerinin başına dönebiliyor. Artık, hava almayı da mümkün kılan silikon burun içi malzemeler ile, eskinin şehir efsanesine dönüşen tampon uygulaması tarih oldu. Son derece kısa ve rahat bir süreçte, babalarımız bu sinsi rahatsızlıktan kurtulup, birkaç gün içinde burundan doğal nefes almanın keyfini çıkartabilirler” dedi.

Deviasyon ameliyatı; erkeklerde yaralanma, kadınlarda estetik ağırlıklı

Deviasyon ameliyatlarının, her iki cinste aynı oranda görüldüğünü kaydeden Doç.Dr. Seçkin Ulusoy, konuşmasına şöyle devam etti: 
“Erkekler, spor yaralanmaları ve kavga gibi sebeplerle, daha fazla burun yaralanmalarına maruz kalabiliyor. Ayrıca iyi nefes alan bir burun, sportif  performansı arttırıp, iyi uyku uyuma ve horlamanın azalmasına büyük katkı sağlarken, cinsel performansa katkısının da olacağı bilimsel olarak gösterilmiştir. Özetle, erkekler darbelerle daha fazla burun şekil bozukluklarına maruz kalmakla birlikte, kadınlar genelde estetik sebeplerle burun yaptırmayı istemekteler. Ameliyatın estetik tarafına geçmişte kadınlardan daha çok talep vardı, fakat günümüzde üstte bahsettiğim sebepler ile erkeklerin de yoğun ilgisi oluyor. Yeri gelmişken belirtmeyi isterim ki, günümüzde sadece estetik sebeplerle çok nadiren burun ameliyatı yapıyoruz. Yani dışında bir sorun olduğunda, içinde de sorunlar sıklıkla oluyor veya sadece dışını ameliyatla küçülttüğümüzde içerideki hava pasajı da daralmasın diye içeride de bazı cerrahi işlemleri yapıyoruz. Kısaca, günümüzde deviasyon ve estetik ameliyatların, her iki cins içinde, birbirine yakın oranlarda yapıldığını söyleyebiliriz. Sonuçta oluşan güzel burun havası her insanın ihtiyacıdır” diye konuştu.  

Deviasyon ameliyatları, her mevsim aynı konforda yapılabiliyor

Burun gelişiminin erkeklerde 17 yaş, kızlarda 16 yaşa kadar devam ettiğini anlatan Doç.Dr. Seçkin Ulusoy, şunları kaydetti: 
“Burun ameliyatları mecbur kalınmadıkça, erkeklerde 17 yaş, kızlarda 16 yaştan önce yapılmıyor. Ancak, daha küçük çocuklarda, ileri derecede nefes almayı engelleyecek sorunlar varsa, kemikleşme noktalarını korumaya çalışarak hem deviasyon, hem de estetik işlemler yapmak bazen zorunluluk olabiliyor. Bu konudaki kararı, aileyle konuşarak ve yapılacak endoskopik muayeneye göre ilgili KBB uzmanının vermesi en doğru olacaktır. Bir diğer konu da, ülkemizde ve dünyada genellikle Kulak Burun Boğaz (KBB)  uzmanları tarafından yapılan deviasyon ameliyatı, konuya özel ilgi gösteren Plastik cerrahi uzmanlarınca da yapılabiliyor. Bu ameliyatlarda  estetik kısmının sadece Plastik cerrahi, içindeki sorunların da sadece KBB uzmanları tarafından yapılabileceği algısı gerçeği yansıtmıyor. Yani  her iki branşta, hem içini, hem dışını başarıyla ameliyat edebilir, yeter ki konuda deneyimli ve özel ilgileri olsun. Eğer, beraberinde sinüzit, burun eti, geniz eti gibi bazı problemlerin de düzeltilmesi gerekiyorsa konu özellikle KBB branşının cerrahi sahasına daha çok giriyor. Özetle, deviasyon ameliyatları, her mevsim aynı konforda yapılabilir. Fakat deviasyon ile beraber estetik ameliyatı da olacaksa, 3 hafta ile 6 hafta arası güneşten korunmak gerekir. Bunun içinde, dışarıda şapka takmak yeterlidir. Bu açıdan yazın ameliyat planlayan hastalara, plaj ve güneşlenme planlarını buna göre ayarlamalarını öneriyoruz” şeklinde konuştu.   

yilmazparlar@yahoo.com

6 Nisan 2018 Cuma

Türk Kanser Dernegi-1-7 nisan kanser haftası-2018-Yılmaz Parlar


 
10 NUMARA DERNEK

Türk Kanser Derneği yaptığı, fedakar başarılı çalışmalarla, Her 3 dakikada bir kişiye kanser teşhisi konulduğu günümüzde, “Kansere Dur” diyerek, hastalar korku yerine adeta kanserle dans ediyorlar.


Hiç bütçesi olmayan, sıfır bütçe bağışlarla hizmet verebilen Türk Kanser Derneği farkındalık yaratarak, erken teşhis ve tanı sayesinde meme kanseri olma riskinden uzak tutmak, ve projeleriyle “Türkiye'de meme kanserinden hiçbir kadının hayatını kaybetmemesi" şeklinde misyona sahipler.

Dünya Sağlık Örgütün “Kanserde Erken Teşhis Rehberi” raporunda bildirilen “Kanserden ölümlerin ana nedeni teşhiste yaşanan gecikme” göz önünde tutulduğunda; “Her sekiz kadından birinin meme kanseri” olduğu günümüzde, erken teşhis ve tanı sayesinde meme kanseri olma riskinin yüzde 10 oranında gerilediğini, yüzde 100 tedavisi olan meme kanserinde erken teşhis çok önemli ama bunun için farkındalık yaratmak olduğunu her platformda dile getiren Türk Kanser Derneği 1-7 nisan Kanser haftası kapsamında Yeniköy Sait Halim Paşa yalısında 03 Nisan 2018 Salı günü “Kanserden korkma geç kalkmakdan kork” temalı toplantı gerçekleşti.



Toplantıya Türk Kanser Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Burak Duruman, Başkan yardımcısı Asuman Dayı, Gayrettepe Florence Nightingale Hastanesi Medikal Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Yeşim Eralp, Florence Nightingale Hastanesi Radyoloji Uzmanı Prof. Dr. M. Refik Killi, Türk Kanser Derneği Genel Kurul Üyesi Op. Dr. Zeynep Çaynak, Türk Kanser Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Op. Dr. Murat Atay,  Ses sanatçısı Safiye Soyman, Ses sanatcısı, tiyatro ve sinema oyuncusu Betül Demir, Japon oyuncu Ayumi Takano, Türk Kanser Derneği üyeleri, Kanser tedavisi gören iyileşen, tedavi görmekde olan hastalar, sanat ve cemiyet hayatının seçkin isimleri katıldılar.




Türk Kanser Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Burak Duruman, Kadınların kansere karşı mücadelesine dikkat çekecek, farkındalık yaratacak, Tarama, tanı ve tedavi süreçlerine destek sunacak projeleri hakkında bilgiler verdi. Dünyada her iki dakikada bir kadın rahim kanserinden hayatını kaybetdiğini, kadınların taramalarını düzenli olarak yaptırmaları gerektiğini bildirdi. Duruman ayrıca dernekte erken tanı, tedavi, tedavi takip programları, psikolojik destek, hasta hakları, onkoloji koçluğu gibi birçok hizmeti ücretsiz olarak verdiklerini açıkladı.


Başkan Burak Duruman, Basının ilgisini aracılar koyarak çekebildiğini, yayın organlarını biraz daha tetiklemek gerekdiğini, sadece kanser haftasında farkındalık yaratmak yeterli olmadığını, ekranda birçok dizinin varlığını, bunların senaryosuna minik eklemeler yapılmasının mümkün olabileciğini, diyaloglarda “Mamografi randevuna gittin mi kızım? ” gibi cümlelerle farkındalığa katkı sağlanabilirliğini söyledi.


Duruman "Teknoloji güzel bir şekilde ilerliyor. Yeni ilaçlar, teknolojik bilgiler, görüntüleme ve ameliyat teknikleriyle de bu hastalığı yenmemiz artık çok daha kolay oluyor. Onun için topyekun farkında olmamız lazım. Kanserden korkmayıp geç kalmaktan korkmamız lazım. 2017 senesinde tarama programlarımızda yüzde 50 artış oldu, bu sevindirici. Her yerde yapıyoruz ama özellikle 2017'de  İstanbul,  İzmir,  Giresun,  Konya,  Diyarbakır, Kocaeli, Samsun, Ankara,  Van, Adana, Zonguldak, Tekirdağ, Rize, Gaziantep gibi şehirlerimizde daha ağırlıklı yaptık. 2018'de de diğer şehirlerimize ağırlık vermeyi düşünüyoruz." Dedi.


En değerli hazinemiz bedenimizin hastalıklardan, kanserden korumak için kanserde erken tanının hayati önemine dikkat çekmek adına alanında uzman hekimlerden Gayrettepe Florence Nightingale Hastanesi Medikal Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Yeşim Eralp: “Mikrobik kanser nedenleriyle savaşacağız. Hepatit B aşılarımızı çocuklarımızda yapacağız, kendimizi kontrol edeceğiz. Bazı durumlarda ilaçlar da bizi koruyor. Örneğin aspirin kolon kanserinden koruyor” dedi


Prof. Dr. Eralp, Safra yolları, karaciğer kanseri, rahim kanseri ve ciddi bir cilt hastalığı melanom kanserlerin bilgisini vererek, bunları bilmek, dolayısıyla bireye özgü tarama programlarını yapmak, kanserde erken tanıda daha başarılı olmamızı sağlayacak önce farkındalık olduğunu söyledi. Uyarıcı belirtiler olarak, “Vücudumuzdaki her değişiklik, süregelen baş ağrıları, nefes darlığı, seste kabalaşma, iştah ve kilo kaybı, kapanmayan yaralar, vücutta morluklar, idrar ve dışkıda kan, cilt üzerinde yeni gelişen kitlelerin hepsi bizim için uyarıcı olabilir.” Şeklinde sıraladı.

Florence Nightingale Hastanesi Radyoloji Uzmanı Prof. Dr. M. Refik Killi, etik olmayan incelemeler, radyolojide inceleme kirliliği, gereksiz tetkiklerin kullanılması konularında bilgilendirdi.
Ses sanatçısı Safiye Soyman’da kansere sebeb olabilecek radyasyon riski taşıyan aletlerde test yaptırmaları örnekliyerek soru ve yorumlarda bulundu.

Op. Dr. Zeynep Çaynak, Op. Dr. Murat Atay yine konularında bilgiler verdiler.

Kanserden ölümlerin ana nedeni teşhiste yaşanan gecikme bilgisine yer verilen Dünya sağlık örgütü raporunda, kanserde erken teşhiste, toplum bilincinin artırılması, kanser tedavisi için sağlık çalışanlarına ve sağlık merkezlerine yatırım yapılması ile kanser hastalarının güvenli ve etkili tedaviden yararlanmasının önemi vurgulanmaktadır. Akciğer kanserinden sonra, dünyada görülme sıklığı en yüksek olan meme hücrelerinde başlayan kanser türü Meme kanseri bilgilendirme toplantılarının ne kadar önemli olduğu ortaya çıkmaktadır.

İlçe belediyelerine emzirme kabinleri kurduklarını, toplantılar yaptıklarını,   muhtarlıklarla da çalıştıklarını, söyleyen Türk Kanser Derneği “Çağrı merkezi 7 gün 24 saat boyunca 0 850 611 0 853 numaralı danışma hattı hizmeti vermektedir.Telefonla kayıt yaptırıldığı gibi, ikamet ettikleri illerde bulunan anlaşmalı sağlık kurumlarınada yönlendirme yapılabiliyorlar.


yilmazparlar@yahoo.com

11 Mart 2017 Cumartesi

INNER WHEEL BEYAZIT-PANEL-YILMAZ PARLAR HABERİ


 
Bir Kalbe Dokun
Kadınların ve çocukların eğitimi, sağlığı, insan hakları gibi konular ana temasıyla dünyanın farklı bölgelerindeki sorunların çözümüne yönelik çeşitli projeleri gerçekleştiren ve yeni projeleri hayata geçirmeye hazır olan dünyanın en büyük gönüllü hizmet veren kadın kuruluşu Inner Wheel, Türkiye Beyazıt klübü 8 Mart haftası kapsamında, Bölge Projeleri "Kalp sağlığı, Diyabet, Meme Kanseri konularında farkındalığı artırma adına 9 Mart Perşembe günü Akatlar Kültür Merkezin'de bir panel düzenlediler.
Panele Türk Diyabet Cemiyeti Onursal Başkanı Prof Dr. Nazif Bağrıaçık, Meme-Der  Kurucusu Onursal Başkanı ve Florance Nightingale Meme Merkezi Başkanı Prof Dr Vahit Özmen konuşmacı olarak katıldılar.
Dönem Başkanı Ülkü Ateş’den bilgilendirmesini istediğimizde “Beyazıt IW olarak, 242. Bölge Federasyonu'na bağlı 9 kulüpten biriyiz. 
Öncelikli olarak kadınlar, çocuklar olmak üzere ihtiyacı olan herkese, her yıl yeniden belirlenen temamız rehberliğinde, el uzatmaya çalışıyoruz.
Bu yıl temamız "Touch a Heart-Bir Kalbe Dokun"IW olarak, bu yıl meme sağlığı, kalp sağlığı, diyabet konularında bilincimizi ve duyarlılığımızı arttırmak ve nitelikli -ekonomik kontrol olanaklarına ulaşabilmek üzere, Meme-Der, Diyabet Vakfı Kalp Vakfı ve Liv Hospital ile çalıştık.”cevapları alıyoruz. 
Daha sağlıklı çocuklar yetiştirebilmek böylece daha sağlıklı dünya olacağını, Dünyanın geleceği için daima ileriyi düşünüp, yükseği hedefliyen gelecek yıllarda üye sayısını arttırarak hızla büyüyen, sorunların çözümü noktasında ilgili kurumların dikkatini çekmek için seslerini daha gür çıkartan, iyimser olarak, daha çok çalışan imkansızı başarmak zorunda olduklarını söyleyen Inner Wheel çatısı altında bir araya gelen kadınlar, yaşanan sorunlara ilişkin projeler hazırlayıp hayata geçirmeye devam ediyorlar. 
Anneleri eğiterek ve bilinçlendirerek, dünyada barış idealine hizmet edecek çocuklar yetiştireceklerine inanıyorlar. 

Hedefleri sağlıklı gençler, düzenli ve sağlıklı bir ortam ve aile geleneğinin güçlendirilmesi, çocukların, sağlığı, eğitimi, korunması-bilinçlendirilmesini oluşturmaktadır. Tüm dünya çocuk sevgisine açık kalplere, Türk hizmet dinamiğin çığ gibi büyüyecek inancını doldurmak. 
Ülkü Ateş yine genel bilgilerine göre; “Inner Wheel Dünyada  5 kıta, 103 ülkede yaklaşık 3900 kulüp ve 103.000 den fazla üyesiyle 93 yıldır faaliyette olan olan, Rotarien eşlerinin kurduğu dünyanın en büyük, kadın sivil toplum kuruluşudur. IW Türkiye'de, 242. ve 244. olmak üzere 2 Bölge olarak faaliyetini devam ettirmektedir.” 
Sosyal medyada Germiyan Ressamı olarak tanınan Nuran Erden’inde konuk olduğu etkinlikde, Nuran Erden köyünde yaptığı duvar resimleri çalışmalarını anlattı. Moderatörlüğü üstlenen  Işıl Dayıoğlu Aslan, kuşaklararası iletişim ve XYZ kuşaklarını anlama konusunda bilgilendirici sunum gerçekleştirdi. 


yilmazparlar@yahoo.com

5 Temmuz 2016 Salı

MARA DİLEK ÜLKÜ-KALPTE YAŞAMAK & Merhamet Bilgeliğinde USTALAŞMAK-YILMAZ PARLAR


 
KALPTE YAŞAMAK & Merhamet Bilgeliğinde USTALAŞMAK

Kalbinle temasa geçmeye hazır mısın? Gerçek merhametin merkezinde buluşuyoruz.

BU BİR "KENDİNİ BULMA" SEMİNERİDİR.
"Sağlıklı ve uzun yaşamın sırları"


MARA DİLEK ÜLKÜ

15 Temmuz 2016 Cuma saat 19.30 - 22.00




önemli: kişi sayısı sınırlı olacağından rezervasyon yaptırmanız rica olunur.
Spirituel öğretmen MARA DİLEK ÜLKÜ   "KENDİNİ BULMA" semineri olarak tanımladığı seminerde,
"Sağlıklı ve uzun yaşamın sırları" nı sizinle paylaşacaktır.

Kadim Çin Tıbbı Bilgeliği "Sağlıklı ve uzun yaşamın sırları" "Renklerin İyileştirici Etkisi"




PROGRAM AKIŞI :


* Beden sezgimizi geliştirme ve kalbimizle iletişime geçme,

* 5 Elementi dengeye getirme methodları
* Ruhumuzun Feng Shui'sini nasıl düzenleriz.
* Hayatımızdaki kavramlar doğru kullanıldığında iyileştirici etkiye nasıl  sahip olabiliyorlar. (Renkler, yönler, rakamlar ve beslenme)
 * Renklerin iyileştirici etkisi



Çoğunlukla en büyük yanılgımız mutluluk, huzur ve sevgi gibi hayatımızda her daim olmasını istediğimiz enerjilerin dışarıdan bize doğru aktığını zannetmemizdir. Birileri de çıkar ve size derki: aradığın her ne ise içinde!

Ama bakar da bir türlü göremeyiz, çünkü önce gölgede bıraktığımız içimizin ışığını yakmak gereklidir.

Bu kendini bilememezlik insanın ruhsal ve bedensel hastalanmasına ve erken yaşlanmasına ve kilo problemlerine sebep olur. Çünkü öncelikle kendinizle olan uyumunuzu sağlayamadığınız sürece hissettiğiniz iç huzursuzluğu, stress hormonunuz olan kortizol seviyenizi artırır. Kortizol seviyemizin yüksek olması, şeker hastalığı, kalp hastalıkları, kanser, depresyon ve bağışıklık sistemi  düşüklüğü olmak üzere bir çok kronik hastalığa sebep olur.


Bilimsel açıdan uyum, değişen koşullara ve yaşamın güçlüklerine hiç acı çekmeden uyum sağlama yeteneği olarak adlandırılmaktadır.


Günümüzde herkes aynı soruyu soruyor: Tüm hastalıklarım strese bağlı mı? Nasıl önlerim? Erken yaşlanmadan nasıl uzun yaşayabilirim?

Bu "sır" kendini tanımakla çözülmeye başlar.

Kadim Çin Tıbbı hekimleri dünyada ilk olarak bütünsel sağlık hizmeti sunmuşlardır. Ölümsüzlüğe giden yolun hem fiziksel hem de ruhsal olarak sağlıklı olmaktan geçtiğini belirtirler. Çin tıbbı'nın temel tedavi yöntemlerinden biri olan "akupunktur" ve "5 element uyumu bilgeliği ve doğum element analizi" bu düşüncenin yöntemini oluştur. Bizler , doğum öncesi (karma) , doğum anı (çin astrolojisi ve beden elementlerimiz), doğum sonrası deneyimlerin etkileriyle beden titreşimizi oluştururuz. Çinli bilgeler buna kısaca , yer, gök ve insanlık etkisi derler.

Beden titreşiminiz sizin gelecekte deneyimleyeceğiniz olaylar ve durumları belirler. Bilinçaltınızda kayıtlı doğum öncesi ya da sonradan edinilmiş kayıtların farkına varıp temizlemediğiniz sürece hep aynı olayı başa dönüp tekrar deneyimlersiniz, ta ki farkındalık geliştirip duygu toksininizden kurtulana kadar.
Çin tıbbının asıl kadim temelini oluşturan QIGONG bilgeliğinde bu iyileşmeye bütünsel bir yaklaşım vardır. Ruh, beden, zihin birlikte şifalandırılmalıdır.

Bu nedenle;

QIGONG ŞİFA SANATI; Ruh, beden ve zihni bütünsel olarak iyileştirmeye yarayan birbirini tamamlayan öğretilerin ana başlığıdır.

Kadim Qigong öğtemenleri "ölümsüzlüğe" giden yolun kendi özünü tanımakla başladığını söylerler. Çünkü kendinize "nasıl davnacağınızı bilmek" için önce ruhsal ve bedensel olarak kim olduğunuzu bilmeniz gereklidir. Bazen kendimizi çok iyi tanıdığımızı sanıyor olsak da bilinçaltımızın gölgelerinde kalmış duygularımızı çıkarıp havalandırmadan tam bir iç huzuru elde edemeyiz.


QIGONG kadim şifa bilgeliğinin en önemli başlıklarından biri ve kendini ruhsal ve bedensel keşfetme metodu olan


"5 Element Analizi ve Öz Beden Feng Shui Uyumu" nu bilmek hayatınızda bir türlü bulamadığınız soruların cevaplarını kulağınıza fısıldayacaktır. 

MARA KİMDİR?


"Kalp Okulu" ve "The Healing Power of Compassion" methodunun kurucusu MARA, Spirituel Öğretmen, Bütünsel Sağlık Yaşam Koçu ve Şifacıdır.

Bütünsel olarak sağlıklı, yani , ruh, beden ve zihin dengesini sağlamış bireylerin olduğu bir toplumun gerçek, mutluluk ve bolluğa ulaşacağına katkıda bulunmanın hayattaki misyonlarından biri olduğunu ifade etmektedir.


Dünyanın keyifle yaşanabilir bir yer olduğunu ve toplumda birlik bilincini sağlamaya gönül vermiştir.


Bireysel seans ve seminerlerinde Qigong Egsersiz Terapisi (Body Art), Kadim Çin tıbbı ve Beş Elementin Kaderimize Etkisi ve Şefkatin İyileştirici Gücü tekniklerini paylaşmaktadır.




1982 yılında başlayan spiritual yolculuğunda Çağdaş Bilimler, İslam ve Tasavvuf Araştırmacısı Ahmet Hulusi, Yaşam Koçluğu ,NLP ve Kauntum Uzmanı Dr. Murat Soysalan, Qigong Grand Master Fu Wei Zhong, Chineese Bazi Master Joey Yap, eğitimlerini ve masterlık sertifikalarını aldığı Uluslararası Öğretmenlerinden bazılarıdır.
BİLGİ PAYLAŞIM DERNEĞİ
Adres: Mete Cad. Park Apartmanı No:24/5
Taksim / İstanbul

Mersis numarası: 9792369754762174
Tel : 0212 245 29 42 / 0532 612 85 17
www.bilgipaylasim.org
explorer@superonline.com

UYARI: İşbu elektronik posta içerisinde yer alan herhangi bir bilgi tedavi amacı taşımamaktadır. Söz konusu bilgiler elektronik posta alıcısını bilgilendirmek amaçlı olup sağlık hizmeti niteliğinde değildir. Verilen bilgiler hiçbir şekilde tanı ve tedavi amaçlı kullanılmamalıdır. Tanı ve tedavi mutlaka bir doktor tarafından yapılması gereken son derece ciddi bir işlemdir. Her türlü hastalık ve sair tedavi gerektiren sorunlarınız için lütfen doktorunuza danışınız.